BAĞCILIK

ASMA YETİŞTRİCİLİĞİ

Yer kürenin bağcılık için en elverişli iklim kuşağı üzerinde bulunan Türkiye, asmanın gen merkezi olmasının yanı sıra, son derece eski ve köklü bir bağcılık kültürüne sahiptir. Güneydoğu Anadolu Bölgesi, Türkiye’nin Ege ve Akdeniz bölgelerinden sonra en çok üzüm üreten bölgesi olup, ülke üretiminde yaklaşık % 10’luk paya sahiptir.

Yurdumuzda ihraç edilen ürünlerimiz arasında olan üzümün besin değeri yüksek olup, yapılan araştırmalara göre A, B, B2 ve C vitaminleri vardır. Üzüm sofralık tüketim dışında kurutmalık, şaraplık, şıralık ve konservelik olarak da tüketilebildiğinden yılın her ayı beslenmede kullanılmaktadır. Son yıllarda üzüm yaprağı ihraç edilerek de gelir elde edilmektedir. Bu nedenle ülkemizin en büyük yatırımlarından biri olan Güneydoğu Anadolu Projesinin Bölgemizde yer alması nedeniyle, her konuda olduğu gibi bağcılık konusunda da teknik ve geliştirmeye yönelik çalışmalara başlanılmıştır.

İKLİM VE TOPRAK İSTEĞİ

İklim İsteği

Sıcaklık

Asma gelişme devresi oldukça uzun olan bir bitkidir. Günlük ısı ortalaması 10oC yi bulunca gelişmeye başlar ve sonbaharda ısı ortalaması bu derecenin altına düşünceye kadar gelişmesini sürdürür. Her üzüm çeşidi meyveleri iyi bir şekilde olgunlaştırmak için belirli bir ısı toplamına ihtiyaç gösterir. Bağ kurulacak bölgenin yıllık aktif sıcaklık toplamının en az 1600 oC derece olması gerekir. Rantabl bağcılık yapabilmek için, yıllık ortalama sıcaklık 9-21 oC ve sıcak aylar ortalaması 17-20 oC olmalıdır. Erken olgunlaşan çeşitlerde tam çiçeklenmeden olgunluğa kadar geçen sürede 1600-2000 oC, geç olgunlaşanlarda ise 3000 oC ya da daha fazla sıcaklık toplamına ihtiyaç bulunur.

Şayet bir yerde ilkbahar donları omcaların sürgün sürme zamanına kadar devam ederse, yeşil aksam, -1, -2 oC nin altındaki ısıdan zarar göreceğinden bağ hasara uğrar. Sonbaharda erken gelen donlar da odun kısmının iyi odunlaşmasına engel olarak genç omcaların kurumasına sebep olur.

Ürgüp için birçok yetiştirme alanı bağcılık için uygun alan sınıfında yer almaktadır. Ancak zaman zaman İlkbahar geç ve sonbahar erken donlarından zarar meydana gelebildiği gibi Etkili Sıcaklık Toplamı (ETS) değeri 2009 yılında 1570 °C/gün olarak bulunmuştur.

Bazı Çeşitlere Ait Etkili Sıcaklı Değerleri Toplamı (ETS, °C/Gün)

Çeşit

Uyanma-çiçeklenme

Çiçeklenme-hasat

Uyanma-hasat

Perlette

322

931

1263

Cardinal

373

1051

1424

Alphonse Lavalle

349

1254

1603

Sultani Çekirdeksiz

385

1265

1650

Buca Razakısı

371

1498

1869

Hamburg Misketi

343

1522

1865

Hafızali

358

1566

1924

Pembe Gemre

387

1637

2024

 

 

 

 

 

 

Çiçeklenem hasat dönemindeki Etkili Sıcaklık İsteklerine göre Üzümlerin Olgunlaşma Zamanları

Etkili Sıcaklık

Olgunlaşma dönemi

Örnek çeşit

Toplamı (°C.gün)

<900

Çok erken

Uslu, Trakya İlkeren

900-1099

Erken

Perlette, Cardinal

1100-1299

Orta-erken

Alphonse Lavalle

1300-1499

Orta

Razakı

1500-1699

Orta -geç

Hamburg Misketi

1700-1900

Geç

Müşküle

1900

>

Çok geç

 

Yağış

Asmalar yıllık 500-600 mm yağış alan yerlerde sulama yapmaksızın yetiştirilebilir. Fakat sulama yapılmasının verimi arttıracağı da unutmamak gerekir.

Yağışlar çok aşırı ve zamansız olursa toprak altı ve üstündeki hastalık tehlikesi de
artar. Çiçeklenme dönemindeki yağışlar, doğruda veya hava sıcaklığını azaltmak suretiyle, tozlanmayı ve döllenmeyi olumsuz yönde etkileyebilir. Bunun sonucunda da tane tutumu azalabilir. Yağmurlar ben düşme-hasat döneminde yağarsa, topraktan aşırı su alımı nedeniyle tanelerde çatlamalar meydana gelebilir. İlkbaharın son döneminde ve yaz başlangıcında devam eden yağışlar özellikle fungal hastalıkların artmasına sebep olduğundan bağcılık yönünden sorunlar yaratmaktadır.

Soğuklama İsteği

Bitki tomurcuklarının uyanabilmesi ve çiçek taslaklarının tam olarak oluşabilmesi için, bu tomurcukların belirli süre soğukta kalması gerekir. Buna soğuklama süresi denir ve saat olarak ifade edilir.

Ankara ‘da yapılan bir çalışmada, asma tomurcuklarının sürebilmesi için çeşitlere göre Çavuş’ta 100-150, Kalecik Karası’nda 100-200, Hamburg Misketi’nde 180-250 ve Hafızali’de 350-400 saatlik soğuklama süresine ihtiyaç olduğu saptanmıştır.

Meyve ağaçlarının soğuklama süresinin hesaplamasında 7°C altındaki sıcaklıklar esas alınır. Asmalarda ise genellikle 10°C ın arasındaki sıcaklıklar esas alınmasındaki karşılık 7°C ın altındaki sıcaklıklar da hesaplanabilmektedir.

Toprak İsteği

Toprak Özellikleri

Asmalar drenajı iyi toprakları tercih ederler. Ağır killi toraklar bağcılık için uygun değildir. Çok verimli topraklar kaliteli üzüm elde etmek için elverişli değildir. İlçemiz genelinde bağ sahalarında asmanın hoşlandığı toprak özellikleri görülmektedir. Kum içeriği %60 ı geçen topraklarda, filokseranın yayılamaması nedeniyle asmalara fazla zararı olmaz. Dolayısıyla bu tip topraklarda aşılama yapılmaksızın asmalar kendi kökleri üzerinde yetiştirilebilir.

YETİŞTİRİCİLİK

Çeşit

Çeşit seçiminde yörenin iklim ve toprak özellikleri önemlidir. Yörenin sunduğu etkili sıcaklık toplamına uygun çeşitler seçilmelidir. Etkili sıcaklık toplamı az olan yerlerde geç mevsimde olgunlaşan çeşitler seçilmemelidir. Sonbaharda hasat döneminde etkili yağışların olduğu yerlerde erken oluma ulaşan çeşitler tercih edilmelidir. Sıcak iklim, derin ve verimli topraklar için yüksek verimli çeşitler; serin iklimli, az verimli ve sığ topraklar için az verimli kaliteli çeşitler tercih edilebilir.

 

 

Öküzgözü Misket

 

Emir Chardonnay

 

Dimrit Parmak

 

Kalecik Karası Çavuş

Anaç Seçimi

Avrupa ülkelerinde bağcılık 19 yüzyıl ortalarına kadar eski bağcılık diye tanımlanan
ve kültür çeşitlerinin doğrudan köklendirilmesi ile elde edilen asmalarla yapılırdı. Fakat 1861
yılında orijini amerika olan ve filoksera adı verilen bir böceğin avrupaya bulaşması ile bağlarının önemli bir bölümü zarar görerek kurumuştur. Filokseranın avrupaya 1854-1860 yılları arasında amerikadan getirilen fidanlardan bulaştığı tahmin edilmektedir. Böceğe karşı alınan tüm önlemler fayda sağlamamıştır. Sonunda 1872 yılında Laliman isimli bir araştırıcı V. aestivalis asmalarına böcek tarafından zarar verilmediğini gözlemiş ve bunun sonucunda V. vinifera’ ların kuzey amerika orijinli vitis türleri (V. berlandieri, V. riparia, V.rupestris vb) üzerine aşılanmasını önermiştir. Filokseraya karşı asma türlerinin dayanıklılık göstermesinin nedeni böceğin kök üzerinde soktuğu kısımlarda dayanıklı türlerin bir mantar tabakası oluşturması, diğerlerinin oluşturamamasıdır.

Ülkemizde kullanılan bazı Amerikan Asma Anaçları

  • · Rupestris du lot:
  • · 99 R
  • · 110 R
  • · 1103
  • · 140 Ru
  • · 420 A
  • · 5 BB
  • · 41B
  • · Fercal

Toprak Hazırlığı

Bağ yeri seçildikten sonra toprağın hazırlanması işlemine geçilir. Arazide varsa, büyük kayalar, ağaçlar ve çalılar temizlenir. Omcaları muntazam ve düzgün dikebilmek için tümsekler düzeltilir, çukurlar doldurularak toprak tesviyesi yapılır. Fazla su tutan yerlerde drenaj için önlemler alınır

Asmanın iyi büyüyebilmesi, köklerinin derine gitmesi, toprak içinde iyi gelişmesine bağlıdır. Gelişme toprak yapısı ile ilgilidir. Özellikle Amerikan Asma Anacı üzerine tesis edilen bağlarda bu durum çok önemlidir .Amerikan asma anaçlarının kökleri, çok kuvvetli ve süratli büyüdüklerinden toprağın gevşek ve süzek olması lazımdır. Gelişmenin yavaş ve erken kurumaların nedeni uygun toprak işlemenin yapılmamış olmasıdır.

Bağ Tesisi

Filoksera ve nematod gibi toprak zararlılarının olmadığı yerlerde, üzümünü yediğimiz
asmaların çubukları köklendirilerek, bağ tesis edilebileceği gibi asmaların bahsi geçen hastalıklara dayanaklı anaçlar üzerine kullanarak ta bağcılık yapılabilir. Kum içeriği %60 ve daha fazla olan topraklarda filokseranın yayılması zor olduğu için böyle topraklarda kısmen eski bağcılık yapılabilir. Fakat böyle yerlerde nematod problemine dikkat etmek gerekir.

Yer Seçimi

Bağ tesisi edilecek yerlerde toprak derinliğinin sulanabilir bağlar için en az 50cm, sulanmayan bağlar için ise en az 100 cm olması gerekir.

Yer seçimini etkileyen en önemli faktör sıcaklıktır. Asmaların sağlıklı ürün verebilmesi için en az 165 gün don olayının olmadığı bir iklime gerek vardır. Bu süreç 180 gün veya daha fazla ise bağlar daha güvenle kurulabilir. İlkbahardaki geç donların sürgünlere, sonbahardaki erken donların ise salkımlara zarar vermemesi gerekir. Yurdumuzda bazı yörelerde 1600 metreye kadar yükseklikte bağlara rastlanabilmektedir.

Yurdumuzda doğudaki çok soğuk yerler ve yüksek yaylalar hariç, çoğu yörede bağcılık yapılabilir. Kışın sıcaklık uzun süre -15°C ın altına düşmemelidir. Hastalık açısından havalanması kötü olan yerler ve don tehlikesi olan bölgelerdeki çukur yerler bağcılığa pek elverişli değildir.

Arazi Hazırlığı

Yaşlı bir bağ veya meyve bahçesi sökümünü takiben aynı yere hemen yeniden bağ
kurulmaz. Toprağı en az 1 yıl dinlendirmek gerekir. 2-3 yıl dinlendirmek daha iyidir. Bu
süreç içerisinde toprağa hayvan gübresi verilerek tahıllar veya yeşil gübre bitkisi olarak
baklagiller yetiştirilebilir. Dikim yapılmadan önce arazinin tesviye edilerek düzeltilmesi
gerekir. Dikimden önce toprak 50 cm kadar olacak şekilde derince sürülmelidir.

Dikim Aralıkları

Asmalara verilecek aralıklar iklim, toprak,çeşit, bağın bulunduğu bölge, terbiye
sistemi uygulanacak kültürel işlemler ve özellikle kullanılacak alet ve ekipmanlara göre
değişir. Sıra arası 2-3 m, sıra üzeri1.5-2.5 m arasında bırakılabilir. Telli terbiye sistemi uygulanan ve orta boy traktör kullanılan bağlar için sıra arası 3 m, sıra üzeri 2.5m uygun bir aralıktır. Zayıf topraklarda ve çeşitlerde aralıklar daha dar tutulabilir. Erkencilik istenen yörelerde asmalar daha sık dikilebilir. Sıra aralarında hava akımı sağlayarak hastalıkların azaltılması açısından sıralar hakim rüzgar yönüne paralel olmalıdır. Başta soğuk yöreler olmak üzere güney- kuzey doğrultusu öncelikle tercih edilebilir.

3.4.4 Dikim Şekilleri

a. Kare dikim: İnsan gücü ile toprağı işlenen, zayıf, toprağa dikilmiş ve kısa budama isteyen çeşitlerde uygulanır. Bu şekilde dikimlerde mesafe 1-2 m. dir.

b. Dikdörtgen dikim: Yüksek terbiye sistemleri ile kurulmuş bağlara verilen şekildir. Bu şekilde bağların işlenmesi hayvan veya makina gücü ile yapılır. Sıra üzeri dar, sıra araları ise geniş tutulur. Sıra üzerlerinin araları 1-2 m, sıra araları ise 2-3 m arasında değişir.

c. Üçgen dikim: Bu dikimde her üç kenar birbirine eşittir. Altı omca birleştirilince bir heksagonal şekil oluşur zor bir dikim şeklidir. Daha çok küçük işletmelerde uygulanır.

 

 

 

Çizelge. Sürgün Gelişimi ve Toprak Gücüne Göre Bırakılacak Göz Sayısı

 

Sürgünün geçen

Zayıf

Kuvvetli

yılki gelişimi

topraklarda

topraklarda

< 10 cm

Yeniden fidan dikimi

Yeniden fidan dikimi

10.15 cm

2

2

15.30 cm

2

3

30.60 cm

3

4

60.69 cm

4

5

90-120 cm

5

6

120-150 cm

6

7

> 150 cm

6

8

Toprak İşleme

Kültür bitkileri içinde en fazla toprak işlemesi isteyen bitki asmadır. Yıllık yağış miktarı düşük, buna karşılık sıcaklık toplamı yüksek olan bölgede toprak işlemesine gereken önem verilmelidir. Sonbaharda yaprak dökümünden sonra, budamadan önce yapılacak toprak işleme yabancı otlarla savaşımda ve kış yağmurlarının toprakta birikmesinde etkili olmaktadır. Daha sonra biri budamadan sonra, bir de ilkbahar geç donlarından sonra yapılacak bir toprak işleme toprağın havalanmasını ve suyun toprakta muhafazasını sağlamaktadır. Bu sırada çapa ile boğaz açma ve boğaz köklerinin temizliği de önemli bakım işlerindendir. Ayrıca tane bağlamadan sonra yapılacak toprak işlemesi ve çapa da yararlı olmaktadır. Bağlarda yabancı ot için ilkbahar ve yaz aylarında 2-4 çapa yeterli olmaktadır.

Gübreleme

Genç bağların gübrelenmesi: Dikim yılını takiben, asmalar tam verim çağına
girinceye kadar üç yıl süreyle yapılan gübrelemedir. Esas olarak azot, fosfor ve potasyum
verilir. Azotun yarısı şubat, diğer yarısı nisan-mayıs aylarında uygulanır. Fosfor ve potasyum
sonbaharda verilir. Gübreler bant şeklinde, gövdeden 30 cm uzakta açılan 10-15 cm derinlikteki hendeklere verilir. Tesis ve genç bağların gübrelenmesinde kullanılacak miktarlar aşağıda verilmiştir (Çizelge

Çizelge . Tesis ve Genç Bağların Gübrelenmesinde Verilecek Saf Besin Maddesi

Miktarları ( gram/asma).

Asmanın yaşı

Azot (N)

Fosfor (P2 O5)

Potasyum (K2O)

Dikim yılı

100-150

100-150

1. Yıl

50

100-150

100-150

2. Yıl

100

50-100

100-150

3. Yıl

150

50-100

50-100

 

Verimli bağların gübrelenmesi: Asmalar verime yattıktan yapılan gübrelemedir. Asmaların gübre ihtiyacı önceki yıllara göre daha fazladır.

Çizelge Verimde bulunan bağlara uygulanacak saf besin maddesi miktarları ( Kg/da)

Sulama durumu

Azot (N)

Fosfor (P205)

Potasyum (K20)

Sulanmayan bağlar

5–8

4–6

4–5

Sulanan bağlar

6–12

4–8

5–7

 

Sulama

Bağlarda çiçeklenmenin hemen sonrasında ve tanelere ben düşme başlangıcında sulamaya özellikle dikkat etmek gerekir. Kurutmalık ve şaraplık bağlarda ise meyvenin olgunlaşmasından 3-4 hafta önce sulama kesilmelidir.

Bağa verilecek su miktarı iklime, toprağa ve çeşide göre değişiklik gösterir. Toprağın üstten 60-70 cm’lik kısmı suya doymalıdır.

Çizelge Asma kök bölgesinin topraktan aldığı su miktarına göre toprak derinlik değişimi

Toprak

Alınan

Derinliği (cm)

Su (%)

0-30

30

30-60

28

60-90

20

90-120

10

120-150

8

150-180

4

Budama

Asmanın çubuk, yaprak, sürgün gibi vegetatif aksamı ile salkım ve tane gibi generatif kısımlarının asmadan uzaklaştırılması işlemine budama denir.

Kış Budaması

Asma çubuklarının ve gerekirse yaşlı dalların kesilmesini kapsar. Asmalar genellikle
tek yıllık dallar ( çubuk ) üzerinde salkım oluştururlar. Bu nedenle asmanın ekonomik ömrünü
uzatmak ve şeklini muhafaza etmek için her yıl düzenli budanması gerekir. Budamada
bırakılan çubukların boğum araları normal uzunlukta olmalıdır. Çok kısa veya uzun olanlar
tercih edilmez.

 

Yaz Budaması

Asmanın yeşil olduğu dönemde yapılan filiz, uç, tepe ve bilezik alma ile yaprak, salkım ve tane seyreltmesi işlenmelerine verilen genel isimdir. Yeşil budama diye de bilinir. Esas amacı ürünün kalitesini yükseltmektir.

İlaçlama:

İlçemizde salkım güvesine karşı Erken Uyarı sistemi bulunmakta olu uzaktam bu sistem kontrol edilebilmekte ve sistem üzerindeki verilere ulaşılabilmektedir. Alınan verilerde gerekli sıcaklık toplamına ulaşılması durumunda yumurta tespiti de yapılarak çiftçilere gerekiyorsa ilaçlama duyurusu yapılmaktadır. Salkım güvesinin en etkin zararı koruk ve bilhassa olgunlaşmış daneleri delerek yemesi ve çürümelere neden olmasıdır. Zararın önlenebilmesi için kelebekler yumurtalarını bırakmadan yok edilmesi gerekir. Zararı daha çok çiçek devresinden itibaren arttığından bu dönemde mücadeleye başlanmalı ve 15-20 gün aralıklarla 3-4 ilaçlama yapılmalıdır.